17 Ağustos 2011 Çarşamba

bir varmış bir yokmuş

zamanın birinde fazlasıyla yakın ülkelerden birinde bir kız yaşarmış. bu kız her şeyi eline yüzüne bulaştırmasıyla ünlüymüş. hayatında olan hiçbir şey için kimseye kızmaya hakkı yokmuş, çünkü yaşadığı pek çok şeyin sebebi yine kendisiymiş. onu tanıyanlar olanca iyi niyetleriyle hep başkasına kızarlarmış onun mutsuzluğu yüzünden.. ama dur bir dakika iyi niyet mi?? şöyle düzelteyim, yakınındaki insanların pek çoğu başkalarına kızarmış onun mutsuzluğu yüzünden ama arkasından  "kendi etti kendi buldu" derlermiş.( kesin böyledir) 
bilirmiş suçun kendisinde olduğunu ama hiçbir şeyde yapamazmış işte. yapmazmış. istermiş ama olmuyormuş.
beceremediği şeyler yüzünden yaşadığı o mutsuzlukları düşünürmüş, yenilerinin onu bekliyor olma ihtimalini düşünürmüş, düşünürmüş de düşünürmüş. 

3 yorum:

  1. Bazen (hatta çoğu zaman), yakınındaki insanlar kızmakta haklı olurlarmış, o da zamanla anlayacakmış birkaç ufak tefek hatanın insana bunları hak ettirmeyeceğini, zamanla anlayacakmış, karşısına kendisini anlayan biri çıktığında...

    YanıtlaSil
  2. Aslında bazen kendimizi haksız yere suçluyoruz ve bi süre sonra hatalı olduğumuzu düşünmekten kusuru hep kendimizde arıyoruz.Belki senin için de bu böyledir, kim bilir...
    Dilerim aynı dili konuşabildiğin insanlarla karşılaşırsın;)

    YanıtlaSil
  3. Bu yazi buraya geldiyse bence bi asama var derim ben funda el mundo :) bazi seyleri anliyoruz da iste gel gelelim denk gelemedik iste ;) olacak olacak

    YanıtlaSil